T.C. Mİllî Eğİtİm BakanlIğI
KAYSERİ / TOMARZA - Yavuz Selim İlkokulu

Okul Başarısında Velilerimizin Sorumlulukları

OKUL BAŞARISINDA VELİLERİMİZİN SORUMLULUKLARI

                                                                                       

 Ders çalışma ve ödev hazırlama öğrencilerin kendi sorumluluğuna bırakılması gereken bir görevdir. Öte yandan, zaman içerisinde kazanılacak olan bu sorumluluğu oluşturmada siz veliler birinci derecede önemlisinizdir. İlköğretim yıllarında gelişimlerine uygun sorumluluklar vermeye bağlayarak öğrenim yaşantıları boyunca ödev ve ders çalışma sorumluluğunu almaları ve bu konuya belli bir sistem içinde yaklaşmaları için velilerimizin dikkate etmesi gereken belli noktalar vardır. Özellikle ilköğretimin ilk kademesindeki öğrenciler ders çalışma alışkanlığını kazanabilmek için ailelerinin desteğine ihtiyaç duyarlar. Başlangıçta bu desteği vermek ödev yaparken onun yanında bulunmakla eş anlamlıyken zaman içinde sadece danışabileceği biri konumuna gelmeniz gerekir.

 ÇALIŞILACAK YERİN BELİRLENMESİ

Bazı öğrenciler aileden birinin gözetimi altında salonda veya mutfak masasında daha iyi çalışırken bazıları ise engellenmeyecekleri sessiz bir ortamda, odalarında çalışmayı tercih ederler. Çocuklardan bazıları müzik dinleyerek çalışırlar. Bu, onların dikkatlerini yoğunlaştırmalarına yardımcı olur. Diğer çocuklar için ise etraftan gelen gürültü rahatsız edici, dikkat dağıtıcı olabilir. Bu farklı ders çalışma tarzlarının dışında, çalıştığı yerde telefon, televizyon vb. eşyaların bulunmamasına dikkat etmeniz gerekir. 

ÇALIŞMA ORTAMININ DÜZENLENMESİ

Çocuğunuzun her ders için gerekli kâğıtları içine koyabileceği dosyalar bulundurabilirsiniz. Bu dosyaların içinde önceden yapılmış ödevler, çözülmüş testler saklanabilir. Böylece bu malzemeler daha sonraki ödevlerde veya sınavlarda işe yarayabilir. 

ÇOCUĞUN BAŞARISINDA AİLEYE DÜŞEN SORUMLULUKLAR

1.      Çocuğunuzla sağlıklı iletişim kurun: Çocuğunuzla olan iletişiminizde rahat olun, çocuğunuzun duygularını, düşüncelerini anlamaya çalışın, onu dinleyin. Sınavları, yüksek notlar almayı hayatın en önemli olayı olarak çocuğunuza yansıtmayın. Çocuğunuza farklı alternatifler sunmaya çalışın. Çocuğunuzu teşvik edin fakat teşvik ederken yapıcı olun.

2.      Aileler çocuğu her yönüyle tanımalı: Çocuğun ilgi, yetenek ve becerilerini kapasitesi oranında gerçekçi bir Şekilde değerlendirme zorunluluğu olduğu için ailenin yapması gereken çocuğun ilgilerini, yeteneklerini, bireysel ve kişilik özelliklerini bilmektir. Bunu yapmak için de ailenin çocuğuyla ilgili olarak sürekli bir gözlem yapması ve çocuğun öğretmenleriyle işbirliği ve diyaloğa girmesi gerekmektedir.

3.      Olumsuz etiketlemeler kullanmayın: Ailenin küçük yaşlardan itibaren, çocuklarından yüksek başarı beklentisi ve bu beklentiyi karşılamak için de çocuğun eleştirilmesi, cezayla ders çalışmaya zorlanması, onları olumsuz bazı sıfatlarla yargılaması (tembel, haylaz, sorumsuz, vb.), çocuğun kendine olan güveninin azalmasına, düşük benlik saygısı geliştirmesine ve sonuçta da çocuğunuzda kaygıya, başarısının düşmesine neden olur. Bu gibi durumlarda anne-babanın yapması gereken davranış, çocuklarında mutlak olarak yüksek başarı beklentisi içerisine girmemeleri, onların kapasiteleri oranında başarılı olabileceklerini kabul etmeleri ve onların kaygılarını yükseltecek tutum ve davranışlardan kaçınmalarıdır.,

4.      Çocuğunuza karşı esnek olun ve duygusal açıdan katı davranmayın: Çocuğun gelecek hakkındaki fikirlerine hoşgörü ile yaklaşılmalı, onun vereceği kararlar mantık ilkeleri çerçevesinde değerlendirmeli, bu kararlara duygusal açıdan yaklaşılmamalıdır.

5.      Çocuğunuzun ders çalışması konusunda baskıcı bir tutumla yaklaşmayın: çocuğun ders çalışma yöntemine müdahale edilmemeli, bu konuda gereksiz tartışmalara girilmemeli, kendisine hissettirilmeden sistemli ve düzenli çalışması konusunda kontrol sağlanmalıdır.

6.      Aile ortamı çocuğunuzun başarılı olmasında önemli olan etkenlerden birisidir: Çocuğunuzun zihinsel olarak dikkatini derse verebilmesi için; Anne-baba arasında doğabilecek tartışmalar çocuğa hissettirilmemelidir. Yukarıdaki koşulu eğer taşıyorsanız, anne-baba olarak yapmanız gereken; tartışma konusu olan problem ne ise çocuğa yansıtılmadan çözüme kavuşturmalısınız. Aksi halde zaten sınav ve not kaygısı yaşayan çocuğunuz, böyle bir sorunla karşılaştığı zaman bunalıma girebilir ve çocuğunuzun başarısı olumsuz yönde etkilenebilir.

7.      Aile yapısı, ailedeki bireylerin eğitime bakış açısı, çocuğun başarısını önemli ölçüde etkilemektedir: Aile yapıları, ailedeki bireylerin birbirleri ile olan ilişkileri, bu kişilerin eğitim hakkındaki görüşleri, çocuğunuzun sınavlara, derslere, ödev yapmaya ve geleceğe bakış açısını da önemli ölçüde etkileyebilir. Burada anne-babaya düşen sorumluluk çocuğun eğitimi üzerinde etkisi olan tüm aile bireylerinin eğitim hakkındaki görüş ve tutumlarının tutarlı olmasını sağlamaktır. Örneğin anne-babası çocuğun gelecekte rahat bir yaşam sürmesinin ve hayatını garantiye almanın yolunun üniversite eğitiminden geçtiğini vurgulayıp da amcasının, dayısının "okuyup da ne yapacaksın, nasıl olsa boşta gezeceksin, okuyanlar da ne yapmış" gibi sözleri çocuğun eğitim hakkındaki görüşlerinde çelişkiye yol açabilir ve bocalamasına neden olabilir. Bu da başarısını olumsuz yönde etkileyebilir.

8.      Çocuğunuzun daha rahat ders çalışabilmesi için normal yaşam düzeninizi bozmayın: Evdeki fiziksel ortamı uygun hale getirmekle beraber aile yaşantınızda gereksiz sınırlamalara veya değişikliklere gitmeyin. Günlük yaşam düzeninizdeki abartılı değişiklikler veya sınırlamalar çocuğunuzun kendi üzerinde daha fazla baskı hissetmesine ve daha fazla kaygılanmasına neden olur. Burada sizlerin yapması gereken davranış çocuğunuzun derslere hazırlanması ve rahat ders çalışabilmesi için normal yaşam düzenini bozmama ve hayatı normal akışında sürdürmektir. İyi niyetlerle başlanılan bu değişiklikler abartıldığında öğrenciler üzerinde ter etki yapabilmektedir.

9.      Kendi amaçlarınızla çocuğunuzun amaçlarını birbirine karıştırmayın: Kendi amaç ve isteklerinizi çocuğunuza benimsetmeye çalışmayınız. Örneğin gençliğinde anne-babanın yapmak isteyip de yapamadığı, ulaşmak isteyip de ulaşamadığı hedeflerini çocuktan istemesi ve bu konuda doyuma ulaşmaya çalışması, çocuğun içsel dünyasında çatışmaya neden olabilir (bir taraftan ailesinin istekleri, diğer taraftan kendi istekleri) ve başarısını olumsuz yönde etkileyebilir. Anne-babaya düşen görev çocuğunuzun tercihlerinde çocuğunuzun beklentilerini dikkate almak ve tercihlerini desteklemektir.

10.  Çocuğunuzun çalışabilmesi için uygun ortam hazırlayın: Burada ailenin yapması gereken çocuğunuzun ders çalıştığı ortamı olanaklar dâhilinde ışıklandırmak, havalandırmak, anlık doğabilecek ihtiyaçlarına cevap verebilecek Şekilde düzenlemektir. Ders çalışan çocuğunuzun odasına yakın odalarda TV ve müzik seti gibi elektronik eşyaların sesinin makul ve rahatsız edici olmayan bir düzeyde olması sağlanmalıdır. Aksi halde çocuğunuzun motivasyon düzeyi azalabilir ve bu da başarısını düşürebilir.

11.  Motivasyon başarı üzerinde çok önemli bir etkiye sahiptir: Bu durumda anne-babanın yapması gereken davranış: Çocuğunuzun kendisi için bir takım hedefler belirlemesi sağlanmalıdır. Çocuk bu hedeflerine ulaştıkça aile onu ödüllendirmeye çalışarak, çalışmasını pekiştirmelidir. İstekli olduğu ve çalıştığı sürece başarılı olabileceğini belirtiniz. Ona güvendiğinizi hem sözlerinizle hem de davranışlarınızla, jest ve mimiklerinizle belli etmeye çalışınız. Çocuğunuzu başarılarından dolayı takdir ediniz ve övünüz. Vereceğiniz ödüller; sevginin gösterilmesi, övgü sözleri, göz teması, nadiren maddi hediyeler, özel bir yemek veya etkinlik vb. olabilir.

12.  Çocuğunuzu kendi yeteneklerine uygun, gelecekte onu mutlu edecek bölümleri seçmesine yardımcı olun: Onun sınırlarını zorlayacağı, başarılı olamayacağı meslekleri tercih etmesi yönünde zorlamayınız. İnsanların ilgi ve becerilerinin farklı olduğunu unutmayınız. burada anne babalar çocuğunun seçeceği bölüm ve meslek tercihine saygı göstermeli, çocuğunun ilgi duyduğu ve yetenekli olduğu alanlarda başarıyı yakalamasının yüksek bir olasılık olduğunu göz ardı etmemelidir. Aile, çocuğunun aldığı karara saygı duymalıdır. Çünkü aldığı bu karar ileriki yaşamında seçtiği meslekte daha başarılı ve verimli olabilmesine olanak sağlayabilir. Başarısızlığını yargılamayınız ve eleştirmeyiniz. Tekrar denemesi ve daha iyi hazırlanması için teşvik ediniz.

ÇOCUĞUNUZUN OKUL KAYGISI VE NOT KAYGISI YÜZÜNDEN BAŞARISIZ OLMASINII İSTEMİYORSANIZ;

1. Onun stres faktörlerini hesaba katın ve psikolojik durumuna dikkat edin.

2. Kendini tanıması ve yeteneklerini geliştirmesi için uygun fırsatlar tanıyın.

3. Tutum ve davranışlarınızla sınav ve not konusunda onu paniğe sokmayın.

4. Ders çalışırken belli aralarda dinlenmesini sağlayın.

5. Ders çalışma zamanları dışında kendisine zaman ayırması konusunda teşviklerde bulunun.

6. Derslerine engel olabilecek isteklerini uygun bir şekilde kırıcı olmadan sınırlayın.

7. Başarısını diğer kişilerle kıyaslamayın. Her zaman onun yanında olduğunuzu çocuğunuza hissettirin.

Paylaş Facebook  Paylaş twitter  Paylaş google  Paylaş linkedin
Yayın: 17.09.2021 - Güncelleme: 17.09.2021 10:23 - Görüntülenme: 248
  Beğen | 10  kişi beğendi